ORTODONTİK TEDAVİ NEDİR?
Ortodonti, çapraşık diş ve uyumsuz çene ilişkilerini teşhis eden, önlemeye çalışan ve tedavi eden dişhekimliğinin bir uzmanlık dalıdır. Diş hekimliği Fakültelerinin Ortodonti Anabilim Dalında 4-6 yıl eğitim alan  dişhekimlerine ortodontist denir.

 

 

 

 

ORTODONTİK PROBLEMLER NEDEN OLUŞUR VE NASIL TEDAVİ EDİLİRLER?
Çeneleri ilgilendiren bozukluklar (alt çenenin önde ya da geride olması gibi) genellikle ırsidir.Çevresel etkenler ya da alışkanlıklar bu bozuklukların oluşmasına ya da şiddetlenmesine neden olabilir.  Bu durumda hastanın yaşına göre tedavi yöntemine karar verilir. Fonksiyon bozukluklarına bağlı olarak da (ağız solunumu gibi) çene uyumsuzlukları oluşabilir. Ağız solunumu yapan bir hastada üst çene genellikle dar kaldığı için V formundadır. Zararlı alışkanlıklar da çene bozukluklarına sebep olabilir. Zararlı alışkanlıklar şöyle sıralanabilir: uzun süre yalancı emzik ya da biberon kullanma, parmak emme, tırnak yeme, vb. Zararlı alışkanlıklar olabildiğince erken tedavi edilmelidir (7-10 yaş arası). Böylelikle, basit bir aparey kullanımıyla bireyin tüm yüz gelişimini kötü yönde etkileyecek olan şiddetli bir iskeletsel bozukluğun önüne geçilmiş olunur. Eğer zararlı alışkanlıklar çocuk yaşta tedavi edilmezse, kalıcı iskeletsel bozukluklara yol açarlar ve ortodonti-cerrahi işbirliği (ortognatik cerrahi) tedavi edilirler.

Dişsel bozuklukların sebepleri çok çeşitlidir. Bazen birey çene kemiği büyüklüğünü ebeveynlerden birinden, diş büyüklüğünü diğerinden alır. Eğer çene büyük, diş küçükse dişler aralıklı olur. Dilin nomalden büyük olması, ağızda çekilmiş diş boşluklarının olması da dişlerin aralanmasına sebep olur. Bazı durumlarda bireyin bazı keser dişleri doğuştan eksik olabilir. Bu durumda ön bölgede geniş boşluklar göze çarpar. Böyle durumlarda ortodontik tedavi ile bu çekim boşlukları düzenlenerek implant boşlukları açılabilir. Çene kemiği küçük, dişler büyükse dişler çeneye sığamaz ve çapraşıklık oluşur. Çapraşık dişlerin bir diğer sebebi de erken veya geç süt dişi kayıplarıdır. Her süt dişinin bir düşme zamanı vardır. Örneğin, 10 yaşında düşmesi gereken bir süt dişi 8 yaşında düşerse ağızda bulunan daimi dişler bu boşluğa doğru kayarlar ve oradan çıkması gereken diş kendine yer bulamaz. Bu durumda bu diş, diş kavsinin dışına ya da içine doğru sürer ya da bazı durumlarda gömük kalır.

 

ORTODONTİK TEDAVİ HER YAŞTA YAPILABİLİR Mİ?
Ortodontik tedavi de kesinlikle yaş sınırı yoktur. Ancak yaşa göre tedavi planlaması ve süresi değişebilir. Son yıllarda tüm dünyada erişkin ortodontisi yaygınlık kazanmıştır. Tedavi sürecinde estetik beklentisi yüksek olan hastalarda şeffaf plaklar ya daporselen braketler kullanılarak estetik kaygıları da azaltmak mümkündür.
Bazen de daha iyi protezler yapabilmek için proteze hazırlık amacıyla ortodontik tedavi yapılabilmekte, dişler proteze daha uygun hale getirilebilmektedir. Bu tür tedaviler kısa sürmekte, 4-12 ay içerisinde ortodontik tedavi bitmektedir.

 

 

  
 

ORTODONTİK TEDAVİ AĞRILI BİR İŞLEM MİDİR?
Uygulama seansı ve ara seanslar çoğunlukla ağrısız ve basittir. Teller takıldıktan 2 saat sonra başlayan 2 gün kadar devam eden hafif ağrılar oluşabilir. Yine teller ilk takıldığında yanaklarda braketlerin temas ettiği alanlarda yaralar oluşabilir. Bu yaralar 1 hafta içerisinde kendiliğinden geçer ve genellikle tekrar oluşmaz. Nadir durumlarda (braket kopması, telin kırılması, vb.) tekrar yara oluşabilir. Bu gibi sorunlar hekimin küçük bir müdahalesiyle giderilebilir. Ayrıca hastalara ilk seans 'hasta mumu' verilir ve hasta bu mumu batan bölgeye yerleştirerek hekime gelene kadar geçen sürede oluşabilecek aşırı bir iritasyonu engelleyebilir. Bunun yanında teller ilk takıldıktan sonra ve ara seanslar sonrası dişler sıkıldığında ve sert şeyler yendiğinde dişlerde sızı oluşur. Ancak bu sızı 3-4 gün içerisinde kendiliğinden geçer.

 

DİŞ TELLERİ DİŞLERİ ÇÜRÜTÜR MÜ?
Teller dişleri kesinlikle çürütmez. Tam aksine braketlerin yapıştırıldığı alanlar, altına bakteri giremediği için çürükten korunur. Ancak braketlerin etrafı daha çok bakteri tuttuğu için çürüme riski telsiz bir ağza göre daha çoktur. Ağız bakımı iyi olduğunda ve braketlerin etrafı ayrıntılı olarak temizlendiğinde bu risk ortadan kalkar.

 

TELLER VARKEN DİŞLER FIRÇALANABİLİR Mİ?
Teller takıldıktan sonra dişler eskiden olduğu gibi rahatlıkla fırçalanabilir. Fırçalarken kopma, çıkma gibi riskler yoktur. Ancak daha ayrılı bir temizlik gerektiği için biraz daha dikkatli ve ayrıntılı fırçalamak gerekir. Bunun için özel olarak tasarlanmış ortodontik fırçalar ve ara yüz fırçaları kullanılabilir.

 

 

 

 

TELLER TAKILDIKTAN SONRA NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?
Tellerin kırılmasına sebep olabilecek sert yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Elma, armut gibi sert şeyler ısırıp koparılarak değil, keserek yenmelidir. Özellikle erik, zeytin gibi çekirdekli gıdalar çekirdeğiyle ağza atılmamalı, çekirdeği dışarıda ayrıldıktan sonra yenmelidir. Asitli içecekler pipet yardımı ile içilmelidir. Sakız, lokum gibi yapışkan şeylerden uzak durulmalıdır. Tüketine gıdalar ilk aşamada alışana kadar daha dikkatli ve küçük parçalar halinde tüketilmeliir.

 

ORTODONTİK TEDAVİ ÇOK UZUN SÜRER Mİ?
Ortodontik tedavinin süresi hastanın yaşına, problemin şiddetine ve yapılacak olan tedavi tekniğine göre değişir. Ancak hasta uyumu tedavi süresindeki en önemli faktördür. Eğer hasta randevulara düzenli geliyorsa, ağız bakımı iyiyse, braketler ve tellerini sık sık kırmıyorsa, verilen aparey,lastik, vb. düzgün kullanırsa minimum sürede tedavi tamamlanır. Planlama iyi yapıldıysa ve hasta da uyumluysa en şiddetli durumlarda bile tedavi süresi 2,5 yılı geçmemelidir. Ortalama tedavi süresi 1,5 yıldır. Diğer taraftan 6 ay- 1 yıl içerisinde biten tedaviler bu tedavilerin çoğunluğunu oluşturmaktadır.

 

ORTODONTİK TEDAVİ İLE DÜZELEN DİŞLER TEKRAR BOZULUR MU?
Dişlerimiz ömür boyu hareketlidirler. Özellikle çiğneme kuvvetlerinin etkisiyle hiç ortodontik tedavi görmemiş kişiler de bile ileri yaşlarda dişler de çapraşıklık oluşabilir. Ortodontik tedavi sonrası ise dişlerin yeni pozisyonlarına alışması ve etrafında iyi bir kemik desteğinin oluşması uzun zaman alır. Bu yüzden teller çıkarıldıktan sonra tekrar bozulma riskini ortadan kaldırmak için pekiştirme işlemi yapılmalıdır. Bu amaçla dişlerin arkasına ince teller yapıştırılabilir, ya da hastaya takıp çıkarılabilen şeffaf plaklar ya da damaklıklar verilebilir.Bu teller ya da damaklıklar önerilen sürelerde dikkatlice kullanıldığı sürece bir bozulma meydana gelmeden devamlılığı sağlanabilir.